28 Temmuz 2008 Pazartesi

felsefe...


yarın gece izmire gidiyorum..bir aydır ha gittim ha gideceğim derken nihayet o gün geldi çattı ama içimde nedense bi huzursuzluk var...gitmesemde olur cinsinden bi duyguya kapıldım birden bire..ergenekon ,akp nn kapatılması,güngörende meydana gelen patlama falan beni içinde yaşadığımız ortamın ne kadar güvensiz olduğu konusunda dürtüklüyor..bugün içimle konuştum...yani öteki benle...herşeyi daha fazla duyumsayan,hisseden,ezilen ,büzülen,maske takmayan benle yani..son bir yıldır yaşadıklarıma baktığım zaman beni gerçekten etkilyen kimsenin olmadığını,hayatıma girenlerin tarifsiz gölgeler yada silik lekeler gibi kaldığını görüyorum..aşk cesaret ister,hoşgörü ister,yürek antremanı ister...manada güzel,tende güzel,ruhta güzel birilerinin yaşamımızın bi yerlerinde olması ne ii olurdu..insan o kadar eksik oluyor ki bazen,tamamlanması gereken yanlarımızı,geliştrilmesi gereken tarafarımızı tamir etmek gerekiyor..egolarımızzı yenmeden mutlu olamayacağmızı kanaat getirdim...içimizdeki kini ,nefreti atmalıyız,ötekini ölece kabullenmeliyiz.... koşulsuzca...bunu yapmak çok zor olsada denemek gerekiyor...en azınan ben deneyeceğim...çünkü bu olumsuz duygular bizi mutsuzluğa sürüklüyor,içimizde başkasına dair olumsuz bir duygu varken mutlu olmayı beklemek fazlaca iyimser bir tutum olur sanırım:))gelince yazcam ....görüşürüz

15 Temmuz 2008 Salı

ŞEKERRRRR:)


ıslak kumlardan serin sulara inmenin tam zamanı olduğu şu sıralarda,ortalama sıcaklığın gölgede 39 derece olduğu ankara da,hala güneye inemeyen tayfada olmanın ezikliğini hissediyorum bu aralar...çalış çalış nereye kadar...3 kuruşun peşindeyiz aslında hepimiz...çok kuralcı ve katı bi insan olduğum konusunda yoğun eleştirilere maruz kaladığımdan olsa gerek,kendimi sorguluyorum sürekli...bi de şalgam suyuna sardırdım ki o tam allahlık bi konu..içimdeki kahtalı mıçi ebedi uykusundan uyanmış olsa gerek ki kola olsun fanta olsun sektörel bazda dünya lideri içeceklerin benim için hiç bi anlamı yok artık..:)sanırım bi de şeker var hayatımın içinde bu aralar...ben ona şeker diyorum...çünkü lolipop tadında biri:)aslında üstünde çok konuşarak ambiyansı kaçırmak istemiyorum ama onu tanıdığım için mutluyum..bu da çerçeveyi çizmek için yeterli galiba...